Müslümanların DİN CEHÂLETİ üzerine…

Sevgili Kardeşlerim, dostlarım, arkadaşlarım!

Memleketimizin dâhilinde ve hâricinde birçok Müslüman, SALTANAT DİNCİLERİ OLAN AHLAKSIZLAR’ın, Mustafa Kemal’e dair onsenelerden beri dolaşımda tuttukları TEZVÎRÂTA, İFTİRÂLARA ve YALANLARA inanıyorlar, maalesef... 

Ben Müslümanların bu aymazlığına bir anlam veremiyorum. 

Neden o NANKÖR HERİFLERİN İFTİRÂLARINA VE YALANLARINA DESTEK ÇIKIYORLAR, ORTAK OLUYORLAR?

Muaviye mel’unu “HAK OLAN KUR’ÂN’I, HAKSIZLIĞI KABÛLE VÂSITA YAPTI”. 

Ve, o gündür bugündür, Müslümanlar, maalesef, NİCE BÂTILLARI HAK ZANNEDİYORLAR…😞😞😞

Bugün Mustafa Kemal’e olmadık iftirâları atan, olmadık tezvîrâtı yayan o HARAMZÂDELER’in yapageldikleri de mel’un Muaviye’nin yediği halt’tan farksız. 

Bu ahlaksız SALTANAT DİNCİLERİ de, aynen mel’un Muâviye’nin “HAK OLAN KUR’ÂN’I, o emsalsiz ŞEYTÂNET YETENEĞİYLE, BÂTIL’I KABÛLE VÂSITA YAPTIĞI GİBİ”, MUSTAFA KEMAL’i milletimizin gözünde değersizleştirmek için, İFTİRALARI, TEZVÎRÂTI, YALANLARI VÂSITA yapıyorlar”.

Bu yönleriyle, memleketimizdeki HARAMZÂDE SALTANAT DİNCİLERİNİN MEL’UN MUÂVİYE’DEN HİÇ FARKLARI YOK…!

Şunu hiç aklımızdan ve gönlümüzden çıkarmıyalım ki ;

- Dünya fani,

- Zaman su gibi akıp gidiyor,

- Ömür dediğimiz sür’atle geçip gidiyor,

- İşte geldik, gidiyoruz,

- Yarına sağ çıkıp çıkamıyacağımız belirsiz,

- Emr-i Hak her an vâkî olabilir,

- Bu kadar iftirâya, tezvîrâta ve yalanlara inanan Müslümanlar, yarın Hakk’ın Dîvânında, bu günahlarını nasıl SAVUNACAKLAR?

- ⁠Öyle görünüyor ki, Müslümanlar, İFTİRÂ ETMENİN, İFTİRÂLARA DESTEK ÇIKMANIN AĞIR VEBÂLİNDEN VE MES’ÛLİYYETİNDEN gâfil  durumdalar. - NE KADAR ACI…!

Bu yüzden ben, Mustafa Kemal hakkında üretilen ve onsenelerden beri ISRARLA VE İNATLA dolaşımda tutulan o iftirâlara, tezvîrâta ve yalanlara inanan ve onları destekleyen Müslümanlara “TİTREYİN ve KENDİNİZE GELİN, ALLAH AŞKINA…!” diyorum. 

******************

Kendileriyle bu bağlamda paylaşımlarda bulunduğum ve kendilerini uyardığım birtakım genç Müslümanlar ise, bu konuyu ciddî ve objektif olarak düşünecekleri yerde, konuyu saptırarak ve bağlamından kopararak, Mustafa Kemal’in memkekette bazı Halk Partililerce DOKUNULMAZLIK ZIRHINA BÜRÜNDÜRÜLEREK, PUTLAŞTIRILDIĞINI bahâne ediyorlar. 

Böyle yaparak ta, ona yönelik iftirâlara, tezvîrâta, yalanlara ve bütün bu ahlaksızlıkların arkaplanına eğilmekten kaçınıyorlar. 

Tâbir-i dîğer ile TOPU TACA ATIYORLAR…!

Evet, memlekette Atatürk’ü putlaştıranlar ve onu sefîlce istismâr edenler yok mu? 

Var…

Hem de epey çok var… 

Amma ve lâkin, bizim bu PUTPERESTLERLE ve İSTİSMÂRCILARLA hiçbir müşterek yanımız hiç olmadı ve olamaz da…

Ben, SALTANAT DİNCİLERİNİN O AZÎZ İNSANA YÖNELİK ÇİRKİN İFTİRÂLARININ, TEZVÎRÂTININ ve YALANLARININ ;

- REDDEDİLMESİNİ, 

- KABÛL EDİLMEMESİNİ VE 

- DOLAŞIMDA TUTULMASINA DESTEK OLUNMAMASINI 

İSTİYORUM.

VE DOST VE ARKADAŞLARIMLA DA BU YÖNDE PAYLAŞIMLAR YAPIYORUM. 

ŞU TESBÎTİMİ BELİRTMEDEN GEÇEMEYECEĞİM. 

Biz Müslümanların ASIL problemi şurada ;

Bizler, genelde, DAHA DOĞRUSU, ÇOĞUNLUKLA DA KERHEN (içimizden öyle düşünmememize rağmen ve kendimizi öyle ifade etmeye mecbur hissettiğimiz durumlarda) Mustafa Kemal’in iyi bir kumandan olduğunu, olağanüstü askerî kurmay dehâsıyla memleketi düşman istîlâsından kurtardığını îtirâf ve kabul EDİYOR GÖRÜNÜYORUZ…!

 

Lâkin, Mustafa Kemal’in, kuruluşuna öncülük ettiği devleti rayına oturtma, istikrara kavuşturma, yani, DEVLETİ DEVLET YAPAN aslî unsurları ve özellikleri belirleme ve yerli yerine oturtma sürecinde yapıp ettiklerini doğru bulmuyoruz, yanlış buluyoruz, İSLÂM dışı, İSLÂM KARŞITI olarak değerlendiriyoruz. 

BİZ MÜSLÜMANLARIN ASIL PROBLEMİ BU…!

Zannediyoruz ki, onun bu devlete verdiği biçim, kurduğu hukukî, sosyal, iktisâdî, askerî, eğitim, vesaire, bütün kurumlar ve bunların altyapısı ve arkaplanı ğayri İslâmîdir, İslâm dışıdır, İslâm karşıtıdır, İslâm düşmanıdır…

Biz, MUSTAFA KEMAL’İ DİNSİZ VE DİN DÜŞMANI ZANNEDİYORUZ. 

Hattâ, bazılarımız ona DECCAL, vesâire dahî diyor. 

Bu yüzden, onun, devlet kurma ve devlete şekil verme süreçlerinde bütün yaptıklarını DİN DIŞI, DİNE KARŞI, DİN DÜŞMANLIĞININ DIŞA VURUMU OLARAK GÖRÜYOR VE ÖYLE DEĞERLENDİRİYORUZ. 

Bizim gözümüzde o bir dinsiz ve bir din düşmanı…

Sevgili Kardeşlerim!

İŞTE BİZ BURADA YANILIYORUZ, YANILTILIYORUZ ve bu yüzden onun yapıp ettiklerini hep bu gözle ve YANLIŞ değerlendiriyoruz. 

Aslında, BİZİM EN BÜYÜK EKSİĞİMİZ ; İNDİRİLMİŞ DİN ile UYDURULMUŞ DİN ARASINDAKİ FARK-LARI BİLMİYOR OLMAMIZ…

Şayet BİZ ;

- İNDİRİLMİŞ DİN nedir?

- ⁠UYDURULMUŞ DİN nedir?

- ⁠bunları NASIL BİRBİRİNDEN AYIRABİLİRİZ?

- ⁠BİLDİĞİMİZİ VEHMETTİĞİMİZ, ZANNETTİĞİMİZ DİN İNDİRİLMİŞ DİN MİDİR, YOKSA UYDURULMUŞ DİN MİDİR?

- ⁠ACABA BİZE ÖĞRETİLEN DİN’İN İNDİRİLMİŞ OLAN DİN DEĞİL DE, UYDURULMUŞ OLAN DİN OLDUĞUNU FARKEDEBİLİRSEK, O ZAMAN MUSTAFA KEMAL’İN YAPTIKLARINI DAHA FARKLI DEĞERLENDİREBİLİR MİYİZ?

- ⁠bunlar ve emsâli sualleri KENDİMİZE CİDDÎ VE SÂHİCİ OLARAK SORSAK VE CEVABLARINI DA CİDDÎ VE SÂHİCİ OLARAK ÖĞRENMEK İSTESEK…

- ⁠İŞTE O ZAMAN, yani, KUR’ÂN’DAKİ İNDİRİLMİŞ DÎNİ DOSDOĞRU VE ADAM GİBİ ÖĞRENEBİLDİĞİMİZ ZAMAN, O AZÎZ İNSANI VE YAPIP ETTİKLERİNİ DOSDOĞRU KAVRAYABİLECEĞİZ. 

Bundan, İSMİMİN ABDULLAH OLDUĞUNDAN EMÎN OLDUĞUM KADAR EMÎNİM. 

Bu yüzden, paylaşımda bulunageldiğim değerli dost ve arkadaşlarıma hep “SATISFACTION WARRANTIED!” yani, “SİZE BU KONUDA YANILMIYACAĞINIZIN KESİN GARANTİSİNİ VERİYORUM!” diyorum. 

Çünki ne dediğimi, İSMİM GİBİ ÇOK İYİ BİLİYORUM!

Bizim EN BÜYÜK EKSİĞİMİZ : MUAZZEZ DÎNİMİZİ, RABBİMİZİN KUR’ÂN’DA VAHYETTİĞİ HALİYLE BİLMEYİŞİMİZ…

Çocukluğumuzdan îtibâren, evde anne babalarımızdan, diğer büyüklerimizden, gittiysek mahalle câmiindeki imam efendiden, gittiysek Kur’ân Kursundan, gittiysek İmam Hatib Okulundan, katıldıysak bütün İslâmî cemâat, tarîkat, örgüt, gençlik örgütü, parti, patırtı, vesaire, vesaire, vesaire’de BİZE ÖĞRETİLEN din, KUR’ÂN’DAKİ İNDİRİLEN DİN değil, sevgili Kardeşlerim…

Burada saydığım ve daha sayamadığım, çocukluğumuzdan beri MÂRÛZ BIRAKILDIĞIMIZ BÜTÜN “DİN ÖĞRENME” süreçlerimizde BİZE ÖĞRETİLEN DİN, AHA İŞTE BURAYA, ALTINI KALIN ÇİZGİYLE ÇİZEREK, ÜSTÜNÜ DE PARLAK FOSFORLU KIRMIZI KALEMLE BOYAYARAK, YAZIYORUM ki UYDURULMUŞ BİR DİN…

İşte ZURNANIN ZIRT DEDİĞİ YER de BURASI…

Ve, işte BİZ BU HAYÂTÎ HAKİKATI ISKALIYORUZ, ANLAMADAN GEÇİYORUZ VE GEÇİŞTİRİYORUZ. 

Ve, o AHLAKSIZ, NAMUSSUZ SALTANAT DİNCİLERİ, bizim bu zaafımızdan, bu zayıf noktamızdan, bu İNDİRİLMİŞ DÎN’i BİLMİYOR OLMAMIZDAN sonuna kadar YARARLANIYORLAR VE BİZLERİ O AZÎZ İNSAN HAKKINDA YANILTIYORLAR….

İşin özü budur..!

Bu dediklerim, üzerinde ciddî ve samîmî olarak kafa yormamızı ziyâdesiyle hak ediyor. 

 

Bu “UYDURULMUŞ DİN versus İNDİRİLMİŞ DÎN” sendromumuzu AŞAMADIĞIMIZ MÜDDETÇE, yani MUAZZEZ DÎNİMİZİ, KUR’ÂN’DAN ÖĞRENMEYE YANAŞMADIĞIMIZ MÜDDETÇE, SEL SULARINA KAPILAN SAMAN ÇÖPLERİ GİBİ, AKINTIYA KAPILIR, HAYATIMIZI BOŞUBOŞUNA VE YALANLAR, YANLIŞLAR PEŞİNDE TÜKETİR GİDERİZ.

Diyeceğim şudur ki, bizler, din, yani İslâm dini hakkında KORKUNÇ BİR CEHÂLET’ten MUZDARİBİZ, KORKUNÇ BİR CEHÂLETİN KURBANLARIYIZ...😞

Öğrenmeye niyyetimiz olmadığı müddetçe de bu cehâletimiz, maalesef, devam edip gidecek. 

Birtakım genç Müslüman kardeşlerimiz, benim bu “din cehâleti” üzerine yapageldiğim TAHŞÎDÂD, yani KUVVETLİ VURGU karşısında, yarım ağızla da olsa “Ağabey, haydi anlatıverin de öğrenelim🤓…!” diyorlar…!

Benim bu noktada bütün Müslüman kardeşlerimize gönülden tavsiyyelerim şunlardır : 

“Dînimizi, asıl kaynağı olan KUR’ÂN’DAN ÖĞRENMEMİZ GEREKTİĞİ KONUSUNDA BİZLERİ AYDINLATACAK, BİZLERE KUR’ÂN’DAKİ İSLÂM’IN NE OLDUĞUNU, buna karşılık, UYDURULMUŞ İSLÂM’IN NE OLDUĞUNU, ADAM GİBİ VE DOSDOĞRU ANLATACAK KİTABLARI OKUMALIYIZ!”.

“ZÎRÂ, KUR’ÂN’DAKİ İSLÂM’IN NE OLDUĞUNU ÖĞRENMEDEN VE ANLAMADAN, UYDURULMUŞ İSLÂM’IN NE OLDUĞUNU ANLAYAMAYIZ!”.

“UYDURULMUŞ DÎNİN NE İDÜĞÜNÜ ANLAMADAN DA MUSTAFA KEMAL’i, İDEALLERİNİ, DEVLETE VERDİĞİ ŞEKLİ VE BİZLERE BIRAKTIĞI MÎRÂSI, ADAM GİBİ VE DOSDOĞRU ANLAYAMAYIZ, DEĞERLENDİREMEYİZ, KADR-Ü KIYMETİNİ BİLEMEYİZ!”.

“Yani, ÇOCUKLUĞUMUZDAN BERİ BİZLERE ÖĞRETİLEN, BELLETİLEN DÎN’in KUR’ÂN’DAKİ İNDİRİLMİŞ DİN OLMADIĞINI, TAM AKSİNE, UYDURULMUŞ BİR DİN OLDUĞUNU, BU KONULARI İŞLEYEN İLMÎ KİTABLARI OKUMADAN, ASLA ÖĞRENEMEYİZ!”.

“Bu durumda, whatsapp ve benzeri ortamlarda, yazışarak, konuşarak DİNİMİZ KONUSUNDAKİ BU CEHÂLETİMİZİ GİDEREMEYİZ”.

“Bırakalım din gibi ciddî bir konuyu, sıradan herhangi basît bir konuyu dahî, KİTAB OKUMADAN ÖĞRENEMEYİZ”.

“{Uydurulmuş din versus İNDİRİLMİŞ DÎN} konusunu anlayabilmemiz için, KİTAB OKUMAK ZORUNDAYIZ!”.

“KİTAB OKUMADAN DİN-MİN ÖĞRENİLMEZ!”.

“SLOGANLAŞTIRARAK DİLİMİZE PELESENG HÂLE GETİRDİĞİMİZ BEYLİK LAFLARLA DA DİN ÖĞRENİLEMEZ, İÇSELLEŞTİRİLEMEZ VE YAŞANAMAZ!”.

“İSLÂMI ADAM GİBİ VE DOSDOĞRU ÖĞRENEBİLMEMİZ VE ANLAYIP KAVRAYABİLMEMİZ İÇİN, bize bu yönde rehberlik edecek DOĞRU KİTABLARI, EVVELEN VE BİZZÂT, BULUP OKUMAK DURUMUNDAYIZ”.

“KUR’ÂN’IN İLK İNEN AYETİ {OKU!} DEĞİL Mİ?”

“OKUMADAN ÖĞRENİLİR Mİ?”

Bu yönde yazıştığımız bazı genç Müslüman dostlar, çok yoğun olduklarını, okumaya ayırabilecekleri pek vakitleri olmadığını belirtiyorlar. 

İşleri başlarından aşkın olabilir. 

Bu noktada kendilerine hak vermiyor değilim. 

Lâkin, insan, az da olsa, kitab okumaya vakit ayırabilmeli…

Öyle değil mi…?

Nice abuk sabuk, saçma sapan ve bomboş işlerle, nice değerli vakitlerimizi hebâ ediyoruz. 

Bu yönde kendimize birazcık çekidüzen verebilsek, birazcık gayret gösterebilsek, EMÎNİM, kitab okumaya, az veya çok, VAKİT BULABİLİRİZ!

Öyle değil mi sevgili Kardeşlerim…?

“DÎNİMİ ADAM GİBİ VE DOSDOĞRU ÖĞRENMEK İÇİN KİTAB OKUMAYA GAYRET EDECEĞİM!” diyebilen Kardeşlerimize, ben, bu yöndeki bilgi eksikliklerini gidermelerine yardımcı olacak ilmî değeri olan kitab isimleri vermeye hazırım. 

Hattâ, Avrupa’da ikâmet eden Kardeşlerimize bu türden kitabları, adreslerine BİLÂ BEDEL, yollamaya da HAZIRIM!

Yeter ki, Kardeşlerimiz UYDURULMUŞ İSLÂM’DAN KURTULSUNLAR, KUR’ÂN’DAKİ İNDİRİLMİŞ İSLÂM İLE ŞEREFLENSİNLER…🤲

Âhir-i ömrümde yegâne emelim budur…!

Abdullah Erdemli